Ümit Taştan’ın kitabı, Scott Aaronson’ın hesaplama ile etkili hesaplama arasındaki farkın yalnızca pratik değil, aynı zamanda felsefi olduğunu savunduğu fikri takip ederek, hesap karmaşıklığı (computational complexity) problemi üzerinden yapay zekâyı kavramsal düzeyde incelemeyi amaçlıyor. Bu inceleme, bilgisayar teknolojisindeki güncel gelişmeler yerine, bu gelişmelerin kavramsal-teorik sınırlarına odaklanmaktadır. Sezgi, abdüksiyon ve sağduyu gibi biçimselleştirilmesi zor düşünme biçimlerinin simülasyonuna yönelik çabaların, hesap karmaşıklığı sorununu doğurduğu ileri sürülmektedir. Taştan, bu tartışmayı Kant’ın kavram–görü ayrımı ve A. Ayhan Çitil’in Kant’ı eleştirmek suretiyle geliştirdiği görüsel olanın üç boyutluluğuna ilişkin argümanları temelinde çift yönlü bir saptanamazlık zemininde yapılandırıyor. Ayrıca, insanın pratik akıl yoluyla yeni problemlere çözüm üretebilme yetisi ile makinenin bu yetiden yoksunluğunu karşılaştırarak, Kantçı çerçevede makine zekâsının sınırlarını belirlemeye çalışıyor.